Trafik Kazasında Yaralandı. Yuva Arıyoruz., Ankara
Bu çocuğa bu sabah bizim evin önünde araba çarptı. Acıyla bağırarak bir süre kaçtıktan sonra dayanamayıp yığıldığı yerde kucakladım, ne bir diş gösterme, ne asabiyet... Öylece bıraktı kendini. Çarpan kişiler DİKMEN'de bir SÜRÜCÜ KURSUnda sürücü eğitmenleri. Onlar eğilmiş arabalarının tamponlarına bakarken biz tesadüfen yoldan geçen gençlerle en yakın kliniğe götürdük çocukcağızı. Sol ön patide çatlak var, 3 hafta pansiyonda kalacak. Sürücü kursunun sahibine ve kazayı yapan eğitmene ulaştım. Eğitmen yalnızca ilk müdahalenin masrafını karşılayacağını söyledi. Kurumun sahibine pansiyon masrafını bölüşmeyi önerdiğimde bana "siz neden karışıyorsunuz, ben size alın pansiyona götürün mü dedim, gidin barınağa bırakın (barınakların koşullarını anlattım ama tabi ki umurunda değil), kanunen ödeme zorunluluğum mu var, arabamın tamponu hasar gördü zaten" diye son derece dokunaklı bir konuşma yaptı. Gerçekten çok dokundu; o kadar ki insanlığın geldiği noktaya oturdum ağladım. Yavrucuğun işiyse zor biliyorum; cins bir köpek değil, yavru değil... Ama güzelliği ve iyi huyu, uyumu, mazlumluğu dünyalara bedel. 3 hafta sonra sokaklara dönmesini istemiyorum. Bilmem, belki bir mucize olur da birileri onun şansı olur... (Erkek, sokak köpeği, beyaz)