Acıya minnet eden bir cocuğun ellerine tutuşturulmuş ekmek gibi bereketli yüzün..Su gibi aziz, hayat kadar elzem ve nefes kadar sonsuz bir cansın sen...Akşam kuytularında yalnızlığın ayak dibinde düşmüş benliğimin gözlerinde tekrar hayatı kazanmasıydı bana gelişin...Takâtim, dayanağım sabrım oldun sen..Soğuk ve yapay cocuklarla bastırılmamış cocuksu düşlerimin yeniden sabırla örülüşüydü yüzündeki tebessümler...Ezberimsin... Evvelim, ezelim ve ebedimsin...Sebebim, nefesim ve ahirim...Sen çaresizliğin ayak ucunda demlenen yüreğime armağan edilen sonsuzluk hediyesi...Sen göğsümde taşıdığım eşsiz paye...Sen benim acıya dayanma gücüm sen benim yüreğime işlenmiş sabrım oldun Miço...